Nakışın hikayesi dünyanın en eski hikayelerinden birisidir. Çünkü nakış, dünyadaki her kültürde bir şekilde var olmuştur. İster giyimde, ister ev eşyalarında veya sanat eseri olarak sergileniyor olsun, maddi kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan zamansız bir zanaattır. Nakış zanaati de, insanlığın zengin kültürel geçmişinde sık sık karşımıza çıkar. Dünyadaki farklı nakış desenleri, başka kültürlerden de etkilenmiştir.

Dünya çapında kültürlerde yaygın olan nakış, dünyanın en sevilen el sanatlarından biri haline geldi. Günümüzde birçok yetenekli insan bu asırlık uygulamayı sürdürmeye devam ediyor ve bu durum da bu zanaati deneyimli zanaatkarlar ve hevesli zanaatkarlar için popüler bir seçim haline getiriyor.

Nakışın Hikayesi ve Köklü Geçmişi
Peki nakış nedir sorusunun cevabını hiç merak ettiniz mi? Nakış, iğne ve iplik ile kumaş süsleme zanaatidir. Nakış en iyi ipek veya pamuk gibi sıkı bir dokumaya sahip doğal kumaşlarda yapılır.
Zanaatın kendisinin estetik yeteneklerine çok benzer şekilde, işleme zanaatinin tarihi de çeşitlidir. İlk olarak nakış, giysilerin onarımı gibi pratik bir amacı olan eski bir zanaattir. Eskiden giysilerin üretimi çok pahalı olduğundan, giysiler nadiren atılırdı ve bunun yerine giysilere yama yapılırdı. Bu pratik eylem zamanla dekoratif sanatlar yoluyla daha çok bir ifade biçimine dönüştü. Bu içeriğimizde, onu şekillendiren kültürlerin çoğunu keşfederek evriminin izini süreceğiz.
Nakışın Tarihine Yakından Bakış
1964’te arkeologlar, Rusya’daki geç Paleolitik mezarlık alanı olan Sungir’de işlemeli giysilerle kaplı bir avcının fosilleşmiş kalıntılarını buldular. Avcının kürk kıyafetleri ve botları elle dikilmiş fildişi boncuklarla süslenmişti bu da nakış zanaatının bilinen en eski kanıtı olarak tarihe geçmişti.
Antik Mısır’da Nakış
MÖ 14. yüzyılda, sanatsal uygulamalar eski Mısır’da da belirgindi. Bu döneme ait en bilinen nakış örnekleri, Kral Tutankhamun’un elle dikilmiş hazineleridir. Firavunla birlikte gömülen bu parçalar arasında tören tunikleri, dekoratif bir leopar derisi ve "yapraklar, çiçekler, meyvelerden oluşan ve bir papirüs altlığına dikilmiş mavi fayans boncukları” içeren, özellikle iyi korunmuş bir çiçek tasması da bulunuyor.

Uzak Doğu’da Nakış
İşlemeli kumaşlar, Çin’deki MÖ 4. yüzyıldan kalma mezarlarda da ortaya çıkarıldı. Bu döneme ait en eski nakış örnekleri, Hubei eyaletindeki Mashan’daki bir mezar odasında bulundu. “İpekten bir hazine evi” olarak tanımlanan buluntu, renkli, dikişli desenler ve ejderhalar ve anka kuşları gibi efsanevi motiflerle süslenmiş, iyi korunmuş ritüel kıyafetleri barındırıyordu. Burada önemli bir bigi vermemiz gerek, 7. yüzyılda Japonya’da nakış zanaatinin ortaya çıktığı düşünülüyor.

Avrupa’da Nakış
11. yüzyılda hazırlanmış ölçüsü ve işçiliğiyle ünlü olan Bayeux Goblen, tartışmasız dünyadaki en ünlü işlemeli sanat eseridir. 70 metrelik keten bir kumaşa nakış yoluyla işlenen sahneler 1066’daki Hastings Savaşı’nı ve Normanlar’ın İngiltere’yi fethetmesini renkli bir şekilde detaylandırıyor.

Bugün eser Fransa’nın Normandiya eyaletindeki Bayeux kentinde Musée de la Tapisserie de Bayeux'da sergileniyor.